Darıca Kalesi’nin yeniden gün yüzüne çıkarılması için çalışmaları devam ediyor. 14. yüzyılda, Bizans Dönemi’nde yapıldığı tahmin edilen kale aslına uygun olarak restore edilecek. Bizanslılar döneminde dışarıdan gelebilecek taarruzlara karşı bir tevkif kalesi olarak kullanılan kalenin tarihteki en eski adı “Tararion” olarak biliniyor.
Darıca’da bulunan ve Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesi’nde “Leb’i deryada dört köşede kalesi vardır. Kalenin limana hazır cihetinde bir kapısı vardır. Kalenin muhafızı ve komutanı yoktur. İçinde 20 civarında kiremit örtülü evler mevcuttur” satırlarıyla bahsettiği tarihi Darıca Kalesi’nin yeniden gün yüzüne çıkarılması için çalışmaları devam ediyor. 14. yüzyılda, Bizans Dönemi’nde yapıldığı tahmin edilen kalenin aslına uygun olarak restore edilecek. Kentte bulunan tarihi yapıları yeniden canlandırmayı hedeflediklerini ifade eden Darıca Belediye Başkanı Muzaffer Bıyık, “Darıca Kalesi bizim çocukluk yıllarımızda düğünlere, sünnetlere, cemiyetlere ev sahipliği yapmış bir mekandı. Allah nasip ederse en kısa zamanda Darıca Kalesi’ni Kültür ve Turizm Bakanlığı ve valiliğimizin de desteğiyle doğal yapısına uygun bir şekilde canlandırmayı arzu ederek, çalışmalarımıza devam ediyoruz.
Günümüzde bir burcu ayakta kalan Darıca Kalesi
Darıca, ismini sahilden 200 m. kuzeyde bulunan, günümüzde bir burcu ayakta kalan Darıca Kalesi’nden alır. Bizanslılar döneminde dışarıdan gelebilecek taarruzlara karşı bir tevkif kalesi olarak kullanılan kalenin tarihteki en eski adı “Tararion” olarak bilinmektedir. Bu kaleden daha sonraları “Toricion” olarak bahsedilir. Bizans döneminde antik dönem “Bithyniesine” özel önem verilirmiş. Bu dönemde şehir ve kiliseler bir yol örgütüyle birbirine bağlanmıştır; önem derecesine göre sıralanan kent ve kiliseler yol örgütü listesinde Darıca; “Kalos Agros” ismiyle anılır. Danca’nın (1329) Pelekonon Savaşı’yla Türkler’in eline geçmesinden Cumhuriyet dönemine kadar geçen sürede burada oturan yerli Rumlarca Darıca, “Arecu” ismiyle anılmıştır. Evliya Çelebi Seyahatnamesinde Darıca’dan “Dar Uca” olarak bahseder. Cumhuriyet döneminde “Dar Uca” halk dilinde Darıca şeklinde isimlendirilerek günümüzdeki ismini almıştır.
Yunan kökenli kavimlerin istilasına uğramış
İzmit ile İzmit Körfezi M..Ö. XII yüzyılın başlarında Yunan kökenli kavimlerin istilasına uğramış; bu kavimlerin istilasıyla birlikte bu bölgede başlayan yerleşik düzenle tarihi gelişmelerinde başlandığı söylenebilir. Trakya’dan Anadolu içlerine göçen “Frigler” daha sonra “Misyalılar” Kocaeli bölgesinin ilk yerleşik halkı oldukları kabul edilir. Osmanlılar döneminde Kocaeli adı verilen yarımadayı bir ara “Bitinyalılar”, daha sonra “Bithinyenler” ele geçirerek M.Ö. 378’de “Bithinyen Krallığı’nı kurmuşlardır. Bu krallık döneminde Darıca’nın kurulduğu söylenebilir. Bitinye Krallığı’nın eyalet olarak Roma İmparatorluğuna bağlanmasından sonra 1329 Pelekonon Savaşı’na kadar Darıca Bizanslılar’ın yönetiminde kalmıştır. Bizans hükümdarı III. Andranikos’un Osmanlı Hükümdarı Orhan Bey tarafından 1329 haziranında Pelekonon denilen yerde yenilgiye uğratılınca Darıca Osmanlı İmparatorluğu’nun hakimiyetine geçmiştir.
Umurbey tarafından yeniden fethedilerek Osmanlı topraklarına katılır
Sultan Yıldırım Beyazıt’ın Ankara Savaşı’yla 1402’de Timur’a yenilmesiyle altı oğlu arasındaki taht kavgaları Osmanlılar’da Fetret Devri’ni başlatmış. Şehzade Süleyman Çelebi tahta oturabilmek için kendine destek sağlamak açısından Gebze, Hereke, Eskihisar, Danca’yı Bizans İmparatorluğu’na vermiş. Böylece tekrar Bizans hakimiyetine giren Darıca Sultan Mehmed’in komutanlarından Gazi Timurtaşoğlu Umurbey tarafından yeniden fethedilerek Osmanlı topraklarına katılır. Fethedilen bu toprakları Sultan Mehmed Bursa’daki imaretine vakıf etmiştir. Darıca’daki arazilerin bir kısmı bu vakıf aracılığı ile alınıp satılmaktadır.
Danca’nın Kurtuluş Mücadelesi
Birinci Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı 1914-1921 yılları arasında Darıca bazı azınlıklar ve yerli çetecilerin yağmasına maruz kalmış, bunlar (Küçük Aslan Bey) vs. 28 Nisan 1921 yılında Darıca Yunan ve İngiliz birliklerince işgal edilmiş bu işgali küçük yaşta yaşamış olan Şakir Yapıcı, işgallerin başlamasıyla Danca’da oturan Türkler’in buradan göç ederek Üsküdar, Kartal, Tavşancıl’a yerleştiğini ifade etmektedir. İşgal kuvvetlerinin 26 Haziran 1921’de Darıca’dan çekilmesiyle göç eden Türkler’in tekrar Darıca’ya döndüğünü belirtmektedir. Kurtuluş Savaşı yıllarında yerli Rumlarla çeteci (Küçük Aslan Bey)’in Darıca yöresindeki olumsuzlukları bastırmak için (Büyük Aslan Bey) Kara Aslan, Arnavut Kaplan Ağa (Kaplan Sönmez Yıldız) Kuvayi Milliye ile birleşerek Danca’nın Kurtuluş Mücadelesi’ne katkıda bulunmuşlardır.